GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Türkiye; çok büyük ekonomik krizlerin ve ortadireğin alım gücünü sıfırlatan zam furyalarının olduğu, konut kaoslarının yaşandığı bir ortamda milletvekilliği ve Cumhurbaşkanı seçimine gitti..
Harbiden yazmak gerekir ise; AK Parti’nin, Erdoğan’ın ve MHP’nin en şansız seçimi olarak bakıldığı seçimler yaşandı..
Evet… AK Parti’nin oy oranında düşüşler yaşandı ama ilk turda mecliste birinci parti olarak, Cumhur İttifakı ile sayısal çoğunluğu sağladı..
İşte mecliste ki bu çoğunluğu sağlama pozisyonu, Sayın Erdoğan’ın ikinci turda kazanmasında bir numaralı etken oldu..
Düşünün… Sayın Kılıçdaroğlu, depremzedelere ne dedi?
“Sizlerden 5 kuruş para lamadan, evinizi yapacağım ve içinde ki eşyalarınızı da devlet verecek”
Emeklilere ne dedi?
“Bu kurban bayramında 15 bin lira ikramiyeniz hesabınızda olacak ve her bayramda bu miktarda ikramiye alacaksınız”..
EYT yasasından kıl payı yararlanmayanlara ne dedi?
“Bu haksızlığı gidereceğim ve emekli olmanız için sizi 17 yıl beklemenizi ortadan kaldıracağım”..
Bakıyoruz… Deprem bölgelerine; seçmen bedava, içi eşyalı evi kabul etmedi, paralı ve faizli olarak verilecek ev vaadini kabul etti..
Emekliler, 15 bin lirayı kabul etmeyip, daha düşük ikramiye vaadini kabul etti..
Ve özellikle ikinci turda da Sayın Erdoğan’a oyunu verdi..
Peki, bu kesimler Sayın Kılıçdaroğlu’nun sözlerine güvenmiyor muydu? Hayır…
Öyleyse depremzede neden bedava evi değil de, paralı ve faizli ev vaadini tercih etti?
Sayın Erdoğan, ikinci tur seçiminin yapılacağı bir gün öncesi, muhalefeti felç eden tek bir kurşun attı ve etkisiz hale getirdi..
Kılıçdaoğlu’na hitaben dedi ki, “Yahu sen bunları vaat ediyorsun da, mecliste çoğunluk bizde, senin tekliflerine destek vermezsek sen nasıl bu yasaları çıkaracaksın?”
Kılçdaroğlu’nun kafasında da; çok yakında yapılacak olan yerel seçimler vardı ve aklı sıra cumhur ittifakını mecliste kıstıracaktı..
“Ben bedava ev verme yasa teklifimi meclise sunayım, sen gel oy verme.. Yerel seçimde halk senden bunun hesabını sorar”..
Ve vaatlerin gerçekleşmesini bekleyen kesimler düşündü..
“Yahu, anlaşılıyor ki, bizim yasalar çıkarken krizler yaşanacak, en iyisi bu tehlikeye girmeden Erdoğan’a oyumuzu verelim”..
Ve oylarını verdiler, Erdoğan’da yeniden seçildi..
Peki… Kılıçdaroğlu seçimin birinci turunda neden meclis çoğunluğunu sağlayamadı?
Daha doğrusu Kılıçdaroğlu’na kimler seçimin birinci turunu kaybettirdi?
Ve … Birinci tur seçiminden etkilenen, kaybedilen kinci tur seçimi..
İşte geldik, zurnanın zarttt dediği noktaya….
Yazının detayına girmeden, Kılıçdaroğlu’na seçimler kaybettiren isimleri baştan yazayım..
Baş aktör; Meral Akşener… Yarımcı oyuncular; Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ve kendisine çok sıkı destek verdiği gözüken HDP… Yani, Yeşil Sol Parti..
Çok kızacaklar ama ispat edeceğim..
Değerli okuyucular..
Ben aylar öncesinden sık, sık; özellikle Akşener ve Mansur oyunlarını, kumpaslarını, pusularını net bir şekilde yazmıştım..
Bir çok CHP’li ve İYİ Partili dostlarım bana sert tavır aldılar, benimle ilişkilerini kestiler..
Fakat…
Bu ikiyüzlü tavırlar ve pusular karşısında sabrı taşan Sayın Kılıçdaroğlu grup toplantısında ne diye isyan etmişti?
“Her şeyin farkındayım, şimdi birilerine net mesaj veriyorum.. Kesinlikle benim yanımda mısınız, değil misiniz? Bilmek istiyorum, Lütfen net tavrınızı derhal ortaya koyun”..
Satın Kılıçdaroğlu; “yanımda mısınız, değil misiniz?” notasını herhalde rakipleri olan Sayın Erdoğan’a ve Bahçeli’ye söylemedi..
Kime iğneyi vurmuştu?
Akşener’e ve kendisinin “Popstar adayları” olarak ifade ettiği Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’na…
Bu grup, bu sert ikazlardan sonra pusulardan, Alicengiz oyunlarından, katakulli tavırlardan vaz mı geçtiler?
Hayır…
“Oyunlara, pusulara devam” dediler..
Her gün, algı yaratacak ısmarlama anketler yayınlattılar..
Mansur; Birinci, Eko; İkinci, Erdoğan; Üçüncü, Kılıçdaroğlu; Dördüncü, bazen de Beşinci sırada yer alıyordu..
Bu Alicengiz oyunlarında uyanan ve benimle ilişkilerini kesmiş olan birçok CHP’li dostlar, bu kez beni arayarak, bana daha önce yazdıklarımdan dolayı haksız tavır sergilediklerini ve bunun için helallik istediler ve barıştık.
Bu ısmarlama aknelerin peşine Meral Hanım her gün ne diye mesaj veriyordu;
“Biz, kazanacak adayı düşünüyoruz”..
Yani diyordu ki; “Kılıçdaroğlu sen kazanamıyorsun, bak Mansur ve Eko anketlerde önde, gel aday olma, yerine Mansur’u aday olarak ilan et”..
Yahu tüm bu Alicengiz oyunları oynanırken, bir yiğit CHP’li çıkıp ta;
“Yahu Mansur kim? 4 yılda ne yaptı? Daha dün kasabadan gelip, Ankara Büyükşehir belediye başkanı oldu.. Ve en önemlisi yıldızı parlak, algılarının yağdırıldığı anda Belediye seçimini topal ördek olarak kazandı.. Hani meclis üstünlüğü? Ve ilk kez Başkent’te olan selde 7 insanımız can verdi.. Mansur’un patlayan balonunu artık şişirmekten ve masaya nifak ekmekten vaz geçin” diye haykıramadı..
Sergilen oyunları ben yazdım ve CHP merkez benim yazdıklarıma da tamamen katıldı ama ortam bozulmasın diye sabredip, sesiz kaldılar, “Yaram içerden” türküsünü söylediler..
Değerli okuyucular..
Bakın.. Sayın Akşener’in sürekli “kazanacak aday” ifadesini dillendirmesinin ardında ki gerçek şu idi;
“Bu tür Alicengiz oyunlar ile ‘kazanacak adayın’, adaylığını engellemek”
Yani; Sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığını engellemek..
Son zamanlarda baktılar ki bu engelleme oyunu tutmadı, bu kez Akşener, Mansur için masayı tekmeledi ve sabah kalktığında da; 6’lı masaya en ağır eleştirileri, hakaretleri yaptı..
İşte bu kez, hem CHP’liler, hem de İYİ Partili seçmenler pusunun farkına vardılar ve aynı gece İYİ Parti’den 30 binden fazla üye istifa etti..
Peki, Akşener masaya tekme atmadan önce İYİ Parti’nin kamuoyunda oy oranı ne gözüküyordu?
En azından yüzde 15….
Ve baktılar ki Kılıçdaroğlu ve masa bu şantajı da yemedi, bu kez yeni oyunlarla, yeniden masaya dahil oldular..
“Vay, Mansur ve Eko’da masa ekibinin içinde olacak, bunları da en azından cumhurbaşkanı yardımcısı yapacaksınız.. Ve bunu da protokol altına alacağız”..
Değerli okuyucular..
Düşünün.. Ne acı…
CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinden olan iki belediye başkanı, bir başka partinin lideri tarafından kendisine şantaj aracı olarak kullanılıyordu..
Her pusunun farkında olan Kılıçdaroğlu, çaresiz şekilde buna da ‘eyvallah’ dedi..
Ne oldu?
Birinci tur seçim mitinglerinde Akşener çıktığı her kürsüden, “Allah rızası için bana bir başbakanlık koltuğu” şekilde dilenmeye başladı..
“Bir oy Meral’e, bir oy Kemal’e” …
Çok gayri-ciddi ifadelerdi..
Mansur abisinin zaten hatiplik becerisi sıfırdı.. Bir mitingde konuştuklarını diğer bütün mitinglerde konuşuyordu..
Ve seçimin Birinci turu bitti..
Millet İttifakının ve Kılıçdaroğlu’nun oy yükselmesinde bütün CHP’li belediyelerin katkısı büyüktü ama bir tek Büyükşehir Belediyesinde bırakın oy katkısını, geçen seçimlerde ve referandumda alının oylardan 2 puan düşüş sergilemişti..
Ne oldu Meral abla? Efsane Mansur’unun balonun patladığına şahit oldun mu?
Ve değerli okuyucular..
Bakın… CHP’den Büyükşehir belediye başkanı olan Mansur Yavaş, belediyede ki ekibinden olan 2 isimi İYİ Parti’den birinci sıradan milletvekili adayı gösterdi ve seçtirirdi..
Hani bir adam vardı; Ne diyordu? “Ben, Urfa’da ceketimi koysam seçimi kazanırım”…
Bu zat eski AKP’li Fakıbaba idi.. AKP ile arası açılınca İYİ Parti’ye geçti..
Ama Urfa’dan aday olamadı, getirdiler Ankara’dan Birinci sıraya oturtup, milletvekili seçtirdiler.
Rahmetli Alparslan Türkeş’in hiç siyaset bilmeyen çocuk yaşta ki kızını götürüp Adana’dan birinci sıradan milletvekili seçtirdiler..
Yahu bunların yerine aday göstereceğiniz parti emektarı ve çilekeş Ülkücü yok mu idi?
Değerli okuyucular..
Çok dikkat edin… İttifak ortağı olan Meral hanım, normalde DEVA, Gelecek, Saadet ve DP’nin milletvekili adaylarının bir kısmını da İYİ Parti listesinden göstermesi lazımdı ama göstermedi, gösteremedi, hepsini CHP listelerine havale etti..
Neden?
Çünkü, masa tekmeleme hatasını ve seçmenin cezasının farkında idi bu yüzden listeleri paylaşamadı..
CHP listelerde hata yamadı mı? Hem de çok..
Ankaralı seçmen, Ankara ile ilgisi olmayan Okan Konuralp ve Sadullah Ergün yüzünden sandığa gitmedi..
Ve milletvekili seçim sonuçları ile ‘efsane Mansur’un” katkısı ortada..
Ve HDP … Sırf Meral Akşener ve Mansur’un mitinglerde kendilerine karşı sarf etikleri ağır ifadeler yüzünden sandığa; hem birinci turda, hem de ikinci turda gitmedi..
Aslında Meral hanımda, Mansur Yavaş’ta mitinglerde bilerek HDP ve uzantılarına karşı sert ifadeler kullandılar ki, sandığa gitmesinler, gidenler de Kılıçdaroğlu’na oy kullanmasınlar diye..
Ve böyle de oldu…
Ve aylardır yazdıklarımı, Meral hanım dünkü itirafı ile ispatladı..
Dedi ki; “Halktan mesajı aldık.. Seçimde; aynı milletvekili sayısını çıkardık, fazla alamadık, ne uzadık, ne kısaldık. Hatalarımızı analiz edeceğiz”..
Değerli okuyucular bakın…
Millet İttifakının oy üstünlüğü olduğu bölgelerde, sandığa gitme oranı her iki turda da önemli oranlarda düştü”
HDP, Kılıçdaroğlu’na sağ gösterip, sol kroşe indirdi..
Bakın, İstanbul’da İlk turda sandığa gitme oranı; yüzde 90.5 iken, İkinci turda; yüzde 87’ye düştü..
CHP’nin kalesi İzmir’de; İlk turda katılım oranı; yüzde 90.20 idi, İkinci turda; yüzde 87.19’a düştü..
Ve efsane Mansur’un aktörü olduğu Ankara’da; İlk turda; yüzde 91.2 iken, İkinci turda; katılım 87.9’a düştü
HDP üstünlüğü olan Diyarbakır’da; İlk turda katılım yüzde 81.7 iken, İkinci tur: 75.9’a düştü..
Ağrı’da, İlk turda; katılım yüzde 72.8 iken, İkinci turda; yüzde 65.8’e düştü..
Mardin’de, İlk turda; yüzde 82.7 iken, İkinci turda; 78.7’e düştü..
Van’da, İlk turda; yüzde 78.6 iken, İkinci turda: 72.2’ye düştü..
Ve Siirt’te, İlk turda katılım yüzde 83.3 iken, İkinci turda; 78.6’ya düştü..
Hem de sıkı, sıkıya “sandığa eksiksiz gidin” çağrılarına rağmen..
Şimdi bu oranlara bakıyoruz.. Her ilden en az yüzde 6-7 oranında oy kaybı..
Katılım olsa, bu oyları toplasanız, Kılıçdaroğlu yüzde 55 ile kazanırdı ama bilerek kazandırmadılar..
Vallahi Kılıçdaroğlu’nu da sattılar, Selo başkanlarını da sattılar..
Gerçi bu hainlerin uzun zamandır mecliste bulunması ve devletten maaş almaları en büyük ihanet ama bazı siyasi hesap çıkarları yüzünden şehitlerimizin katilleri mecliste cirit attıkları gibi, devletten maaş ve on milyonlarca lira destek alıyorlar..
TİTRE VE KENDİNE DÖN SAYIN KILIÇDAROĞLU..
Evet.. Sayın Kılıçdaroğlu, acı gerçekler ve net tablo bu..
Sizi, seçimlerin ilan edilmesinden ve bitimine kadar satanlar, adaylığını engellemek isteyenler gün gibi ortada..
Şimdi kapıda yerel seçimler var..
Sayın Kılıçdaroğlu… Size çok samimi bir çağrım var..
Bu günden itibaren titre ve kendine dön… Kendin ol, salt CHP ol…
Ankara başta olmak üzere bütün teşkilatları sıfırla, başarısız belediye başkanlarını bir daha aday gösterme..
Ve en önemlisi… Seçim kaybetsen de; hainlerden hiç medet umma…
Ben gerçekleri yazdım, keyfiyet sizin …
Bu Haber 105394 Defa Okunmuştur