AK PARTİ’de TUNEL KAZMA ÇALIŞMASI BAŞLADI

AK Parti’de özellikle son bir aydır gözle görünür ve kamuoyuna kasten duyurulan bir iç kavga görüntüsü izlenimi başlatıldı.

Tartışma fitilini yakan noktalar belli…

Bülent Arınç, Hüseyin Çelik, Suat Kılıç, Sadullah Ergün ve Nihat Ergün gibi AK Parti’nin her türlü nimetlerinden sonuna kadar yararlanmış isimler.

Bana göre bunlar, Fetullah’ın parti içinde saklanmış dansözleri .. Şimdi birer birer sahneye çıkıyorlar.

Organizatörleri Bülent Arınç..

Bülent Arınç, cumhurbaşkanı Erdoğan ile Abdullah Gül görüşmesinden bir hafta önce Bursa’da idi.

Uludağ’da ki lüks mekan Laila’da 10 kişi ile bir gizemli toplantı yaptı. Toplantıda Bursa’nın önemli bir işadamı da vardı.. Hayri Yazıcı…

Toplantı yapılmadan önce mekanın tüm güvenlik kameraları kapatıldı. Cep telefonları ile çekimlere yasak konuldu. Personele kimselerin gelmemesi için sıkıca tembihler yapıldı. Dışarda güvenlik had safhadaydı.

Niye?

Emekli siyasetçi Bülent Arınç, arkadaşları ile rahat yemek yesin diye mi?

Elbette ki hayır..

Erdoğan, Gül ve Arınç görüşmelerinden sonra da değişen bir şey olmadı.

‘Aynı gemideyiz, hep birlikte batarız’ mesajına çok anlamlı mesajlarla cevaplar verildi

Geçmişte Erdoğan’ın bir numaralı yalakası Hüseyin Çelik diyor ki; “Bu gemi batarsa biz batarız ama sizde lüks kamaranızda batarsınız. Fark bu olur. Ama nihayetinde hep birlikte batarız”

Lüks kamara diye mesaj verdiği yer Saray..

Hüseyin Çelik tiyatrosunu sürdürüyor;

Diyor ki; “ Ben paralel falan değilim ama paralel ile mücadele paranoyaya dönüştürülmüş durumda”

Yani şunu ima ediyor; “Fazla kurcalamayın artık. Burada kesin”

Peki niye?

Eee gizli tanık olan polis diyor ki; “Bülent Arınç ve Hüseyin Çelik, tutuklu olan eski AK Parti milletvekili İlhan İşbilen ile görüştüler ve ‘Cemaate yapılan tasfiye operasyonlarını durdurun’ dedi”

Yani;  sıra onlara geliyor. Savcılığa gideceklerini hissettiler.

Bu dansözler; “Peki niye şimdi konuşuyorsunuz?” sorusuna ise kıvırdakça şöyle cevaplar veriyorlar;

“Biz, geçmişte de yanlış gördüğümüzde ikaz ediyor, eleştiriyorduk”

Hassstirinn…

Hüseyin Çelik devam ediyor, diyor ki ; “Paralel suçlu ise, Erdoğan’da suçludur”

Abdullah Gül ise, ‘iyi polis, kötü polis’ rolünü oynuyor..

Peki, bunlar niye birden bire eş zamanlı olarak ortaya çıkıp konuşmaya başladılar ve PKK’ya yapılan ağır operasyonları niye eleştirmeye başladılar?

Çünkü Sazcı Selo’dan; “Seni Başkan yaptırmayacağız” sloganını devralarak, AK Parti içinde tünel kazma çalışmalarını başlattılar.

Çok büyük bir ihtimalle başkanlık sistemi referanduma götürülecek. Referandum oylamasında Erdoğan’a darbe indirmek ve şuan ki Anayasa görüşmelerinde parti içinde çatlak sesler çıkarmak hedefi ile ortaya çıktılar.

Ben AK Partili değilim. MHP’liyim.. Ama bunlar delikanlı zatlar değiller.

Koltukları ellerinden alındı diye ötüyorlar. Şimdi hepsi yeniden Bakan ve partide yönetici olsalardı konuşur muydular?

Asla… Sıkardı.. Ağızlarını açamazlardı..

Maalesef ülkemizde siyaset bu, devlet adamlığı bu