www.haber2000.com

AK Parti Ankara milletvekili Osman Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediyesinde “mezarlıklar vurgunlarının” tam gaz sürdüğünü vurgulayarak, daha önce açıkladığı kefen ve tabut vurgunlarından sonra; şimdi de mezarlıklarda ki taziye çadırlarına alınmış olarak gösterilen;

159 milyon liralık 45 milyon adet karton çay bardağı alındığını ve bu bardakların da 25 tıra sığabildiğine vurgu yaparak;

“Mansur başkan.. 25 tır dolusu bardaklar nerede? Hiçbir ihale becerisi olmayan 1 yıllık firmaya sen bu ihaleyi nasıl verdin?” diye sordu..

Osman Gökçek mecliste yaptığı basın toplantısında ayrıca 200 ton çöp poşeti vurgunu olduğunu belirterek, şunları aktardı;

'Yine Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yapılmış olan bir vurgundur. Vurgunun adı, 159 milyon TL. Konser vurgunları, tabut vurgunları, ceset torbaları ve kefen vurgunlarından sonra maalesef yeni bir skandalla, yeni bir vurgunla sizlerin karşısına çıktık. Şeffaf belediyecilik adı altında aziz milletimizi, kıymetli Ankaralı hemşerilerimizi, maalesef aldatan bir vurgun çetesinden, bugün sizlere bahsedeceğim.

Geçtiğimiz toplantımızda da hatırlarsınız tabut ve kefen ihalelerindeki yapılan bir vurgunu anlatmıştım. Bu vurgun, Mezarlık İşleri Daire Başkanlığı'nda yapılmıştı. Yine Mezarlık İşleri Daire Başkanlığı, 159 milyon TL'lik bir ihale yapıyor. Bu ihalenin süresi 45 gün ve 60 gün içerisinde de paralarının ödeneceği bir ihale yapıyorlar.

Bu ihalenin içerisinde çeşitli ayrı ayrı kalemler var. Tabii biz bu kalemleri incelerken, bazı kalemler özellikle çok dikkatimizi çekti.

Örnek vermek gerekirse bardak konusu. Şimdi, 15 bin tane koli, bardak satın alınıyor. Her bir kolinin içerisinde üç bin tane bardak var.

Toplamda 45 milyon adet bardak alınıyor. O yüzden bugün Sayın Mansur Yavaş'ın bir mankenini buraya getirdik ve üstüne bardaklar koyduk, özellikle kamuoyunun dikkatini çekmek açısından.

45 milyon tane bardağın ne olduğunu, size öncelikle anlatmam gerekiyor. Bu 25 tır malzeme eder ve bu 25 tane tır malzeme 45 gün içerisinde Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne teslim edildi.

Öncelikle olarak bunların nerelerde olduğunu, hangi depolarda olduğunu sormak istiyorum. 45 milyon tane bardak konusunda bir araştırma yaptık.

Bugün Ankara'da biliyorsunuz, vatandaşlarımız hayatlarını kaybediyorlar. Ve onların biliyorsunuz ki işlemleri gerçekleşiyor, defin işlemleri. Ve günlük ortalama 5 bin civarında vatandaşımız, buradaki cenaze törenlerine katılıyor.

Taziyelere değil, cenaze törenlerine. Neden böyle dedim birazdan size bunun farkını anlatacağım. Ankara'da tüm mezarlıklara günde 5 bin kişi geliyor. Yani ‘er kişi niyetine' diyor hoca. ‘Hatun kişi niyetine' dediği zaman, orada insanların acısını paylaştığımız andan bahsediyor. Bu an esnasında birçoğumuz çay içmez. Ama farz edelim ki  günlük gelen beş bin tane vatandaşımızın, üç bin tanesi çay içsin.

159 milyon TL'lik vurgunun detaylarını şimdi göreceksiniz. 41 yıl, Ankara'ya cenaze işlerinde yetebilecek kadar bardak alınmış. 41 sene... Günde 3 bin bardaktan hesap ediyoruz.

Tabii bunu başka bir şekilde daha size izah etmek istiyorum. Bu, 8.6 santim büyüklüğünde bir bardak. Bu bardaktan 45 milyon taneyi, yan yana koyduğunuz zaman, Ankara'daki Sayın Mansur Yavaş'ın süper lüks evinden Londra'daki kızının süper lüks evine kadar, bardakları yan yana dizerek bir yol istikameti demek.

Üzerine de zannediyorum, 300 kilometre kadar da fazlalık kalıyor. Onu da söylemeden geçemeyeceğim. Bununla ilgili de bir haritayı sizlere getirdim. Ankara ve Londra arası mesafe kat edilebilecek kadar, arka arkaya dizildiği zaman, uzunluğu olan bardak almış.

Tabii bu bardaklar alındıktan sonra ben arkadaşlara dedim ki ‘Arkadaşlar, Sayın Mansur Yavaş'a haksızlık etmeyelim. Belki bu bardaklar başka yerlerde de kullanılmış olabilir. Normal şartlarda, hangi birim bardak alıyorsa orada kullanılır ama dedim ki başka yerlerde de kullanılmış olabilir mi?

Hemen arkadaşlarla ihaleleri inceledik. Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı bir ihale yapmış. 2022 yılı Aralık ayında. 1 yıl bir süre koymuş. Ve toplamda iki buçuk milyon tane bardak almışlar.

Yani Ankara Büyükşehir Belediyesi, hala AK Parti döneminden süre gelen biliyorsunuz bir gelenek var. Vatandaşlarımız hayatını kaybettiği zaman taziye çadırları kurulur. Bu taziye çadırlarında da insanlara bardakla ikramlar yapılıyor.

Bu ikramlar için ayrı alınmış. Kaç tane almış? 2.5 milyon tane daha alınmış. Bence, bu rakam gayet normal bir rakam 2.5 milyon rakamı. Sonra dedim ki acaba sadece bir sene mi aldılar?

Bunları, oralarda mı kullanacaklar derken, bir baktım ki yıl 2024 Şubat ayı yine taziye de kullanılmak için 2.5 milyon bardak alınmış. Bunların taziye de kullanılacağını nereden biliyoruz?

Bakın taziye hizmetlerinde, sosyal yardımlar kapsamında dağıtılmak üzere denilmiş. Yani taziye diye belirtilmiş. Diğer ihalede de aynı şekilde, bu ihalede de aynı şekilde belirtilmiş.

Ve ne demiş? Karton bardak idarenin talep ettiği altı aylık periyotlarla teslim edilir. Niye? Çünkü Ankara Büyükşehir Belediyesi, büyük bir ihtimalle, bu kadar büyük deposu yok diye, iki postada bunu alarak oraya koymuş.

Peki, şimdi sormak isterim. 45 milyon tane bardağı, 45 gün de alıp hangi depoya koydunuz? Gelelim diğer bir soruya. Dedim ki ‘Arkadaşlar acaba Sayın Yavaş, bunlarla çorba dağıtıyor olabilir mi?' dedim.

Çünkü olur ya bardakta da çorba dağıtılıyor. Tabi çorba bardaklarını boyu çok farklı. Bir bakalım dedik. 10 milyon tane de çorba bardağı almışlar.

Yani anlaşılacağı üzere çorba bardakları da bu 45 milyonun içinde değil. İhalelerin tek tek tarihleri var. Hepinize de bunları sunduk.

Dedim ki, ‘Arkadaşlar, acaba belediyenin çeşitli yerlerinde kullanılmış olabilir mi işte? Ofislerde, şurada burada vesaire derken bir de o ihaleleri inceledim, arkadaşlarımla. 12 milyon tane de orada bardak almışlar. Yani 45 milyon tane alınan bardağın içerisinde bu rakamlar yok.

Peki, o zaman Sayın Mansur Yavaş'a şu soruyu sormak istiyorum. Mezarlık İşleri Daire Başkanlığı, şaibeli olarak aldığı 45 milyon tane bardak. Taziye evlerinde kullanılmadıysa, çorba dağıtımında kullanılmadıysa, diğer birimlerde kullanılmadıysa, 45 milyon adet bardak nerededir?

Ankara'dan Londra'ya kadar yol olabilecek bir bardak nerededir? Sonra dedik ki, bu 159 milyon TL'lik ihalenin içerisinde başka kalemler de var.

Dedik ki bu kalemleri de inceleyelim. Baktık ki bir de çöp poşeti almışlar. Yani Sayın Mansur Yavaş'ın elinde tutan çöp, o çöp poşeti. Bakalım dedik. Bunun içinde 200 bin kilo çöp poşeti alınmış. Yani 200 bin kilo ne demek? 200 ton demek.

Bu da ihaledeki şartnameye göre ortalama iki milyon adet çöp torbasına eşit geliyor. Ve bunu sadece ama sadece Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin mezarlıklarında kullanmak üzere alıyorlar. Bakın bunu paklarda, bahçelerde veya diğer birimlerde değil, sadece mezarlıklarda kullanmak için iki milyon adet.

Peki bu ne kadar tutuyor dedim? Bu çöp torbaları 10 tır tutuyor. Onların da 45 gün içerisinde teslim edilmiş olması lazım. Biraz önceki bardaklar da 25 tır tutuyordu. Şimdi bu 25 tır, 10 tır mutlaka bir depoya indirildi. İndirilirken bu kameralar Sayın Özgür Özel veya Sayın İmamoğlu orada değilse, bantla da kapatılmadı. Mutlaka oranın görüntüleri vardır ve bunların hesabını verirler diye düşünüyorum.

Bu olay olunca, iki milyon adet çöp poşeti, dedim ki ‘Yine Sayın Yavaş’a bir haksızlık yapmayalım. Bir büyükşehir belediye başkanımızı telefonla aradım. Yüz ölçümü Ankara'dan daha büyük, nüfusu Ankara'nın üçte biri olan, bir büyükşehir belediye başkanımızı aradım. ‘Sayın başkanım, hani bir hatamız olmasın Böyle bir rakam var elimizde. Siz, acaba kendi mezarlıklarınızda ne kadar çöp torbası kullanıyorsunuz?’ dedim.

Bana yarım saat sonra bir dönüş yaptı. Kullandıkları çöp torbasının tonu, iki ton. Mansur Yavaş, 200 ton kullanıyor Ankara'da. O büyükşehir iki ton kullanıyor.

Peki, onun nüfusu bizim dedim üçte birimiz, üç katıyla çarpalım, 6 ton. 6 ton nere, 200 ton nere. Bunu bir kere sormak isterim. Yani çöp torbasının da üzerinden bir vurgun yapılmış.

Bu çöp torbalarıyla da ilgili, arkadaşları Karşıyaka Mezarlığı’na gönderdim. Çöplerin içini çektirdim. Oradaki otları, pislikleri, çöpleri içine atıyorlar tabii ki ama poşet yok. Tuvaletlerde de yok? Hepsinin bizde kamera kayıtları ve fotoğrafları var.”

Daha sonrasında dedim ki, ‘Arkadaş bu kadar şaibeli olan bir işin içerisinde, bunu alan firmayı da bir inceleyelim. Beta Global adında, madencilik ve inşaat işi ile uğraşan bir firma.

Firma, ihaleden bir yıl önce kurulmuş. Dikkatinizi çekmek istiyorum. İhaleden bir yıl önce kurulmuş. Ve bu firma devletten başka hiçbir ihale almamış.

Ne dikmektir ki ihaleye iki ay kala firmanın sahipleri değişmiş. İhaleyi almışlar, 60 gün ödemeli ihale biliyorsunuz. 60 gün içerisinde parası ödenecek. İhaleden de iki ay sonrada firmayı başkasına devretmişler.

Bakın üstüne basarak tekrarlamak istiyorum. Firma, ihaleden bir yıl önce kuruluyor. İhaleye iki ay kala el değiştiriyor. İhaleden iki ay sonra tekrar bir el değişimi oluyor.

Ve bugüne kadar aldığı tek ihale bu. Bugüne kadar başka bir ihale almamış.

Bu işin içinde dedim ya çeşitli kalemler var. Hepsi tek tek incelenmeli. Mesela daksil almışlar. iki bin beş yüz tane. Sıvı sabun, tuvalet tası, bardak, balata spreyi. Bir firma düşünün bir yılda kurulmuş ilk defa.

Adam, balata spreyi de veriyor, tuvalet taşı da veriyor, bardak da veriyor, çöp torbası da veriyor. Hepsini veriyor. Yani otomotivde var, temizlikte var, kırtasiyede var, teknolojide var ama aldığı bir tane iş yok.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin diğer şirketleri, bardak ihalelerinde bir yıl süre verirken, o firmadan iki buçuk milyon bardağı bir yılda temin ederken, bunlar 45 milyon bardağı, 45 günde teslim etmişler.

Etmişler mi yoksa bu bardaklar teslim edilmedi mi? İşte bunu sormak istiyorum. Bardaklar gerçekten teslim edildi mi edilmedi mi?

Bunun üstüne bugün arkadaşlarımı yine oraya gönderdim ve arkadaşlarım yine oradaki yoğunlukları da çektiler. Ancak buradan şunu da sormak istiyorum. İhale tam seçim dönemine denk geliyor. Yani bardakların birçoğunu logosuz istemişler. Bazılarını logolu istiyoruz demişler.

Şimdi logosuz bardaklar, Cumhuriyet Halk Partisi'nin il ve ilçe örgütlerinde veya seçim sürecinde kullanıldı mı kullanılmadı mı?

Veyahut bu bardaklar teslim edilmeyerek, bunların paraları kimlerin cebine gitti? İşte sorular bu. Şimdi bu ihanelenin güncel değeri 204 milyon TL. 159 milyon TL’ye, 45 milyon tane bardak alıyorlar. 2 milyon tane çöp poşeti alıyorlar. Sonra da vatandaşın gözünün önüne çıkarak dürüstlük naraları atmaya kalkıyorlar. Malzemeler nerede?

Bu ihaleler, bu kişiye göre mi hazırlandı? Ve ‘şeffaf şeffaf’ diyerek, Ankara'dan Londra'ya yol mu yaptınız?

Tabii bu işleri esas araştırması gereken kurum savcılıklarımız. Ben bu konuda Allah nasip ederse, tüm belgeleriyle birlikte, daha da elimde belgeler var. O belgeleri birleştirerek savcılığa suç duyurusunda bulunacağım.

Bu Sayın Mansur Yavaş’ın kaçıncı vurgunu bilmiyorum. 43 milyon TL’ye Tan Taşçı konserleri veya çok uçuk fiyatlara konserler düzenlendi. Arkadan tabut vurgunları, ceset torbası vurgunları, kefen vurgunları derken, maalesef bugün bardak vurgunlarıyla karşı karşıyayız.

Herkes elini vicdanına koymalı ve şunu düşünmeli. Bir cenazedeyiz. Er kişi niyetine diyorlar, hatun kişi niyetine diyorlar. Orada şehitler var. Anneler, babalar hayatlarını kaybediyor, çocuklar ölüyor. Teyzelerimiz, halalarımız, yakınlarımız hayatlarını kaybediyor?

Biz orada gözyaşı dökerken, acılarımızı paylaşmaya çalışırken, maalesef, arka tarafta milletin kullanmadığı bardakların üstünden cebini doldurmaya çalışanlar, milletin kullanmadığı tabutlar üstünden vurgunlar yapmaya çalışanlar var.

Bu hangi vicdana sığar? Soruyorum, şu mezarlıklar müdürü denilecek adama. Gece nasıl yatıyorsun sen ya? Nasıl uyuyabiliyorsun?

İnsanlar hayatını kaybetmiş, şehitler oraya gelmiş, arkada bardak vurgunu yapmaya kalkıyorsunuz. 45 milyon tane bardak nereye sığar? Hangi depo alır?

Buradan Londra'ya diyorum. Yol oluyor, düşünebiliyor musunuz? Arka, arkaya dizildiği zaman. Ve bunlar Ankara’da başka hiçbir yerde kullanılmıyor.

Burada, bu paralar cebe mi gitti? Mansur Bey'le bu konuda bir irtibatları, duygusal bağlantıları var mı yok mu? Bunu sormak isterim.

Çünkü ceset torbaları ve tabut işlerini patlattığımız gün, Sayın Yavaş bir açıklama yaptı. Bu konular inceleniyor. Adam hala görevinde. Demek ki Sayın Yavaş da bu işlerin içinde. Ve bir yıllıkta bir firma bu işleri yapmış.”