GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluşundan bu yana büyük bir belayı şükürler olsun atlattı.
Jetleri ve bombaları ile milletin üzerine kin kusan bu bela, tek kelime ile her kesimde ki vatandaşlarımızın bir anda kenetlenmesi ve tek yumruk olması ile bertaraf edildi.
Şehitler vererek bu belayı atlattık ama atlatılmasından sonra da millet olarak şoklar yaşadık.
İblisin ABD’de ki Türk düşmanı temsilcisi meğer ülkemizin tüm kurumlarını ele geçirmiş.
Gel de şok olma…
Bir yaşlı bunak, devletin bütün damarlarına uyuşturucu şırınga etmiş ve zehirlemiş..
Ülke yönetiminde böyle saflık ve aldatılmak olmaz…
Kuduz itlerin yavrularının hangi kurumlarda oldukları ve sayıları açıklanıyor…
Aman Allah’ım !...
Biz; bu yılanların sadece Yargıya, TSK’ya ve Emniyete sızdıklarını zannediyorduk…
Meğerse her ilimiz de, her kurumumuzda FETOŞ denen iblisin Askerleri, memurları, Polisleri ve en önemlisi Binlerce Hakim ve Savcıları varmış….
Sivil Yargı da 13 BİN’e yakın iblisin müridi Hakim ve Savcısı varmış..
Askeri Yargıda görev yapan Hakim ve Savcıların hemen, hemen hepsi Yüce Türk Milleti adına değil de İblisin adına Karar vermişler…
Geçmişte Ergenekon, Balyoz gibi birçok uydurma davalarında; vermiş oldukları sözde Kararları ile binlerce suçsuz, günahsız insanın hayatlarını karartan cübbeli kahpelerin temizlendiğini zannediyorduk..
Meğerse yılan sürüleri yuvalarında yavrulayıp, zehirleme faaliyetlerini sürdürüyorlarmış..
Biz Hukuk devletiyiz… İnsan hakları ve demokrasi adına Hukukun üstünlüğünü şiar edinmiş bir Türkiye’yiz..
Geçmişte Ergenekon ve Balyoz gibi uydurma davaların yanlışından “Yeniden yargılanma” sistemi ile geri dönüldü amma, toplumda bir söz vardır… “Bilmem neyin davasını görmek”… İşte böyle oldu…
Ya şimdi….?
Gözü dönmüş FETOŞ’un robotu Hakim ve Savcılar sürüsü var karşımızda..
Bu hainler edindikleri güçlerle öyle bir pervasız hale gelmişler ki, ruh hastası FETOŞ İblisini bile mahkeme Kararı ile son Peygamber ve Mehdi ilan etmekten çekinmediler.
Sivil ve Askeri Yargılarda kendilerinden olmayanları hallaç pamuğuna çevirdiler…
Şimdi bunlar, Terör örgütü üyesi, yani Terörist diye görevden alınıp tutuklandılar..
İyi güzel de, bu Terörist sözde Hâkim ve Savcıların geçmişte vatandaşlarımız hakkında verdikleri Kararlar ve doğurdukları haksızlıklar ne olacak?
Yani; Teröristler ülkemde ki vatandaşları yargılayıp, haklarını ve yaşam günlerini açıkça gasp ettiler.
Sayın cumhurbaşkanı; toplumun bu şerefsizler sürüsü karşısında kenetlenmesini süslemek ve Helalleşmek adına, kendisine hakaret eden, haksız ithamlarda bulunan 4 Bini aşkın kişi ve kuruluşlar hakkında açmış olduğu Davalardan bir kereye mahsus olmak üzere Feragat ettiğini ilan etti.
Yani; Sayın Erdoğan özel AF’fını ilan etti..
Toplum birliğini ve barışını sürdürmek adına güzel ve yerinde bir tavır…
Peki; şimdi toplumla helalleş me sırası kim de?
Hükümette veya Adalet Bakanın da…
Ne yapmalı?
Yapılan adli haksızlıkları ve hataları gidermek adına Kısmi bir AF tasarısını hemen Meclise sunulmalı..
Çıkarılacak bu AF öyle Genel AF anlamında da olmamalı.
15 Temmuz 2016 tarihi öncesinde açılan davalar ve alınan mahkûmiyetlerde haksızlıkların ortalama gidermesi adına en az 5 yıllık zamanlı cezaları kapsayan bir kısmi AF çıkarmalıdır.
Kamu vicdanının zedelenmemesi için de çıkarılacak bu kısmi Aftan, Devletin ve milletin birliğine kast etmiş, askeri ve polisi şehit etmiş, bölücülük yapmış kişiler asla yararlanmamalıdır.
Dünyaya birliğin ve beraberliğin, ülke ve demokrasi savunmasının nasıl olduğunu 15 Temmuz gecesi gösteren bu millete, bu halka sunulacak her türlü iyi şeyler boşa gitmeyecektir.
Toplumda ki gerginlik biraz da olsa giderilmiş olacak ve helalleşme de yerini bulacaktır.
Haydi Bismillah…
Bu Haber 1439626 Defa Okunmuştur