GÖKTÜRK TUNÇTÜRK yazdı
Değerli okuyucular..
Çankaya Belediyesinde 7 yıl memur olarak çalışıyor gözüken, fakat işine gitmeden 7 yıl boyunca Bankamatikten maaşlar alan, Ankara Mimarlar Odası Başkanı Tezcan Karakuş Candan, hala kamuoyunu yanılmaya çalışarak, kent suçlarına karşı verdiği mücadele yüzünden kendisine kumpaslar kurulduğu ve memuriyetten atıldığını ileri sürme yüzsüzlüğüne devam ediyor..
Cumhuriyet Gazetesine demeç verip; “O saray boşaltılacak, o TOGO yıkılacak ve bunu yapanlar yargı önünde hesap verecekler. O gün biz, tanık olarak orada olacağız” Hadsizliğini sergileyen Bankamatik Mimar Karakuş Tezcan, dün gece Flaş tv’de, Fatih Ertürk’ün programına katılarak, birçok yeni iftiralara imza attığı gibi, kendisini savunayım derken, işlediği suçları itiraf etti.
SEN NEYMİŞ BE KARAKUŞ TEZCAN… BULUNMAZ BİR HOCA İMİŞSİN…
Karakuş Tezcan, Flaş tv canlı yayınında diyor ki; “Ben, Sinan Aygün ve Melih Gökçek’in ortak olduğu rant çarkını bozduğum için, İçişleri bakanı Süleyman Soylu’da bunların destekçisi oldu ve beni elimde Danıştay kararı olmasına rağmen, disiplin kararı ile memuriyetten attılar”..
Ve Fatih Ertürk’ün destek balonları ile coşup, ukalalığına devam ediyor;
“Sinan Aygün, Büyükşehir belediyesine 25 milyon okul yapma parası verirken, yapılacak okula, babasının adını verilmesini istemiş. Bu ne utanmazlık, toplumdan utanmıyorsan, babadan utan”…
Ve tabi 25 milyon lira haracın nasıl ve neden istendiğini söylemiyor…
Geçen gün sordum şimdi de sorayım Karakuş Tezcan..
Sinan Aygün, o 25 milyon lira haracı vermiş olsa idi, şimdi Mansur başkanın ne yıkımdan, ne de mahkemelerden bahsetmiyor bile olacaktı..
Sinan Aygün’ün korkusu olsa idi, 25 milyon lirayı verip, işi kapatırdı ama tek santim izinsiz ve kaçak yapısı olmadığı rahatlığı ile istenilen haraca rest çekip, “buyurun istediğiniz yapın” dedi.
Niye gidip, Mansur başkanına bu çökme işlemi rezaletini sormuyorsun?
Değerli okuyucular…
Bu Bankamatik mimar Karakuş Tezcan meğerse Başkent Ankara’da bulunmaz bir hoca imiş te, haberimiz yokmuş..
Dün akşam diyor ki, “Ben tek koltuğumda 3 kamu görevini birden yürütüyordum.. Oda Başkanlığı, Çankaya Belediyesinde memurluk ve Atılım Üniversitesinde de haftada 20 saat ders veriyorum..
Atılım Üniversitesinde 2014 yılından beri ders veriyorum. Üniversite Çankaya Belediyesine yazı yazarak, benim mesleki dersler vermem için izin istedi ve ben de amirim başkanın izni ile derslere gidiyordum..”..
Yahu en neymişsin be Karakuş Tezcan? Koskoca Cumhuriyetin Başkenti Ankara’da, üniversite de mimarlık ve mühendislik branşında ders verecek kimseleri bulunamadı da, Atılım üniversitesi, Çankaya Belediyesinden seni mi istedi?
Çok şüpheli ve irdelensin, buradan da pis kokular çıkacağı kesin…
Karakuş Tezcan… Aldığın 4,5 yıllık izin ve raporların hukuki nitelikte olduğunu savunuyorsun..
Hangi akıl fukarası Hukukçu bunları sana söyledi?
Bak Karakuş Tezcan.. Sana da biraz Hukuk dersi ben vereyim… Devlet memuru olduğunu söylüyorsun. Yani; 657 sayılı devlet memurları yasasına tabisin..
Devlet memuru, amirinin izni olsa bile ikinci bir iş yapamaz, kazanç sağlayamaz…
Ayrıca.. Aldığın 1600 günlük rapor ve izninin hukuki olduğunu savunuyorsun..
“Omuzum düştü, rapor aldım” doyursun..
Tabi ki devlet memuru da insan… Rahatsızlığı nedeniyle hastaneye gidip, istirahat raporu alabilir..
Zaten sen bu işin kurnazlığını çözmüşsün… Ne diyor sun?
“Her rapor günü bitiminden 1 gün sonra tekrar sevk yaptırıp, yeni rapor alınabilir, bu işlemler hukukidir”
Karakuş Tezcan, bu arada raporlar almada, amirlerinle birlikte uyguladığınız alicengiz oyunlarını da itiraf etmiş oldun…
Bak Karakuş Tezcan.. Bir devlet memuru, hastalıkları yüzünden eğer 8 ayı aşan raporlar almışsa, o memur iş göremez sayılır ve müstafi edilir..
Yani; artık sağlık açısından iş göremeyeceğinden, görevine son verilir…
Üniversite… Ders verme izni.. Olmaz.. Devlet memuru olarak amirinin izni de olsa gidip ders verip, kazanç sağlayamazsın..
“Elimizde Danıştay’ın kararı var, tanımıyorlar” diyorsun…
Elinde ki karardan da bihabersin.. Okuyup, anlamaktan acizsin…
Karar girişinde ne diyor?
“Amirlerinin bilgisi dahilinde izinli gözükmesi nedeniyle, TCK’na göre suç oluşturmaz ama söz konusu memurun 657 sayılı devlet memurları kanunu uyarınca ve disiplin hukuku kapsamında değerlendirebileceği”..
Ve senin hakkında iki şikayet dilekçesi verilmiş..
Hem savcılık yolu ile cezai işlem soruşturması, hem de idari soruşturma işlemi için..
Sen idari soruşturma sonucu atıldın.. Belediyelerin amirleri de valilikler, Kaymakamlıklar… Ve dolayısı ile bağlı bulundukları İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu…
Sen idari soruşturma neticesinde disiplin kuruluna sevk edilip, izin ve rapor işlemlerini istismar edip, 4,5 yıl gelmeden maaş aldığın için memuriyetten atıldın..
Sen, şimdi ne diye kıyamet koparıp, kamuoyunu yanıltıyorsun?
“Vay, ben kent suçları ve rant işlemleri ile mücadele verdiğim için, beni memuriyetten atıp, gözdağı verdiler”.
Karakuş Tezcan… Şu veya bu suçlarla mücadele verenlerin, başka bir suç veya suçlar işleme özgürlüğü ve hakkı yoktur, olamazda..
Sen suç işledin.. Yani; Çankaya belediyesini; amirlerinin bilgisi dahilinde söğüşledin ve halen de yüzsüzce oraya, buraya çıkıp, bankamatik memurluğunu savunuyorsun..
Ve “devlet memuruyum” diyorsun, Başkanlık makamını kalkan tutarak, siyasi saldırılarda bulunuyor ve herkesi tehdit ediyorsun..
Yargı önünde hesaplaşmak mı? Buyur… Hesaplaşmayan namerttir..
Bu Haber 119731 Defa Okunmuştur