MEDYA, VİEONUN İÇERİĞİNİ CİMBIZLAYIP, SÖZLERİ ÇARPITIYOR MUŞ
Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zekeriya Güler, "Kadın erkekten dayak yediği için sabaha kadar şükretmelidir" diyen sözde ilahiyatçı, sapık düşünceli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da; "Bunları konuşturmayın" diye işaret ettiği Nureddin Yıldız'ın sözlerinin medya tarafından cımbızlanarak çarpıtıldığını ileri sürüp, iftira atıldığı mesajını verdi
Diyanet üyesi Güler, sözde ilahiyatçı Nurettin Yıldız'ın kadınlar hakkında söylediği sözleri içeren videonun orjinalini izlediğini ve Yıldız'ın kadına darbın vuku bulmaması için adeta çırpındığını öne sürerek, rezaleti haklı çıkarmaya çaba gösterdi
ERDOĞAN; BU SAPIK DÜŞÜNCELER KARŞISINDA NELER DEMİŞTİ?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yıldız üzerinden başlayan tartışmaya ilişkin olarak, "Bir insan olarak dinime getirilen bu zafiyete de tahammülümüz yok. burada bildiğimizi, inandığımızı da söylemek zorundayız. İnşallah şu anda Başbakan Yardımcımız da burada, Din İşleri Yüksek Kurulumuz, Diyanet İşleri Başkanımız alanı boş bırakmamalı. Bu tür adamlar konuşur, alanı boş bırakırsa ortaya böyle zaaflar çıkar. İlahiyatçılarımızın, muteber alimlerimizin ise ya sesleri çıkmıyor ya da sesleri duyulmuyor. Ya da korkuyorlar. Niye korkuyorsun be kardeşim? Çıkacaksın gerçek neyse söyleyeceksin.Hiç kimsenin dinimizi böyle karikatürize etmeye hakkı yoktur" demişti.
Din İşleri Yüksek Kurulu üyesi Zekeriya Güler ise bir din kurulu toplantısında ki açıklamasında şu skandal içerikli ifadeleri kullanması dikkat çekti;
"Değerli meslekdaşlarım, malum olduğu üzere bir metnin veya konuşmanın doğru anlaşılması her şeyden önce onun ön yargılardan uzak objektif, adil ve siyak-sibak göz önünde bulundurularak okunmasına ve dinlenmesine bağlıdır. Nureddin Yıldız’ın ilgili konuşmasının orijinal hali internette mevcut. Ben şahsen iki defa dinledim, medyanın cımbızlayıp çarpıtarak servis ettiği kasetin “la asle leh, batıl” olduğunu gördüm. Çünkü hoca, eşler arasında darbın vuku bulmaması için adeta çırpınıyor.
Orijinal kaseti dinlemeden doğru ve sağlıklı bir değerlendirme yapmak mümkün değil. Aksi halde haksız eleştirilerle zulüm ve linç kampanyasına ortak olma riski var. Galiba bu tür fitne zamanlarında akla gelen selef tecrübelerinden birisi, Basralı tâbiî âlim Muhammed İbn Sîrîn’in şu uyarısı olmalıdır: “Şayet kardeşinin kötülüklerini ortaya döküp de onun iyilik ve güzelliklerini görmez isen, ona zulmetmiş olursun”
“la asle leh, batıl” anlamı nedir, Din işleri üyesi sapık düşünceli Nurettin Yıldız'ı eleştirenleri ne ile suçladı?
Gerçekle ilgisi olmayan, doğru ve haklı olmayan, boş, temelsiz, yanlış şey.
İlmin olduğu yerde cehaletin, adaletin bulunduğu yerde zulmün tutunamadığı gibi, hakkın olduğu yerde de batıl tutunamaz. Arapça Ba-ta-la kökünden türeyen batıl kavramı Kur'anı Kerîm'i: yirmisekiz ayetinde geçmektedir.
Bu Haber 518498 Defa Okunmuştur